Antalya Sanayici ve İşadamları Derneği (ANSİAD) Turizm Sektörü toplantısına konuk olan Antalya Kent Konseyi Başkanı Semanur Kurt, Antalya’nın plansız ve sahipsiz olduğuna dikkat çekerek, “Antalya Turizm kenti midir?” sorusunu yanıtlarken; “Antalya Turizm kenti değildir. Turizm bölgesine lojistik destek veren bir kenttir” dedi. Kentlilik bilincinin oluşmamasında siyasilerin sorumlu olduğunu da söyleyen Kurt, kontrolsüz göç’ün planlanamaması nedeniyle sorunların çözülemeyeceğini dile getirdi.
Su Hotel’deki kahvaltılı sektör toplantısının açılış konuşmasını yapan Turizm Sektörü Başkanı Yeliz Gül Ege, 70′li yıllarla birlikte başlayan turizm hareketinin, sosyo-kültürel yapıda olumlu gelişmeler yaratmış olup kontrolsüz göçü de beraberinde getirdiğini belirterek, “Kentin planlamasının, bu göçü öngörerek yapılmaması, kent merkezini turizmin hareketinin içine sokamamıştır. Antalya, turizm sektöründe şüphesiz başkenttir. Antalya kentinin gelecek 30 yıl planlaması turizm ve tarım odaklı olarak acilen yapılmalıdır!” dedi.
Antalya Kent Konseyi’nin kuruluşu ve çalışmaları ile ilgili bilgi veren Semanur Kurt, “Fikir ilk kez 1976 yılında Kanada’da düzenlenen Yerleşim Zirvesi’nde ele alındı. 1996′da Habidat’96 İstanbul’da yapılması ile Türkiye konu ile ilgilenmeye başladı ve yerel demokrasilerin gelişmesi ile kalkınmanın sürdürülebilir olacağına karar verildi. Yerel Gündem 21 uygulamasına geçilen 1997 yılında, platform adı altında toplanan sivil toplum örgütlerinin çabaları ve belediyenin desteği ile Kent Konseyi kuruldu” dedi.
Kent Konseyi’nde alt yapıdan, planlamaya, turizmden eğitime 13 ayrı çalışma grubu ile kadına, çocuğa ve engellilere yönelik 5 de meclisin çalıştığını söyleyen Kurt, “Temel amacımız; sorunların tespiti yanında, şehrin geleceğini şekillendirmektir. Yerel halkın doğrudan sürece katılıp, yönetenlerden hesap sorması, varsa yanlışları dile getirmesidir. Biz tavsiye niteliğinde bu kentin ortak aklını belirlen bir yapıya sahibiz” diye konuştu.
Kent yaşamının en önemli ayaklarından birinin turizm olduğuna dikkat çeken Kent Konseyi Başkanı Semanur Kurt, “Turizm yanında Antalya ekonomisinin temel taşları tarım ve ticaret. Bizim en önemli sorunumuz planlama sorunu. 1977′de yapılmış. O günkü 650 bin nüfusa göre yapılmış bu plana daha sonra da bağlı kalınmadığı gibi aradan geçen 37 yıla rağmen nüfus 3 milyonu aşmış ve belediye meclisleri, sürekli plan tadilatı yapıyor. Bu yetmiyor gibi kent merkezindeki riskli binalarla ilgili de hiç bir işlem yapılmıyor.” dedi.
Siyasi gücün baskı ile plan tadilatlarını çok rahatlıkla yapabildiğini dile getiren Kurt, son olarak Büyükşehir Belediye Meclisi’nin kabul ettiği konut alanının ticari alana çevrildiği AVM alanı olayının kentini seven insanların içini yaraladığına dikkat çekti ve şunları söyledi. Kurt, Antalya bir Turizm kentimidir? sorusuna şu yanıtı verdi:
“Antalya’da yaşayan insanlar öyle biliyor. Çünkü kent merkezindeki sahilde Turizm alanı olarak planlanan sahilde planlama ve altyapı yok, varsa da konuta açılmış. Kent içinde dünyanın en iyi müzelerinden biri var. 10-12 milyon turistten bahsediyoruz, ziyaretçi sayısı 300 bin. Kent, kimliğini hızla kaybediyor. Kaleiçi içler acısı. Cazibe Merkezi olmalı, ama biz Kaleiçi’ndeki değerleri ortaya çıkaramamışız. Konaklama mı yapalım, eğlence merkezi mi bunun kararını bile veremiyoruz. Güvenlik sorunları cabası. Tanıtım ve imaj sorunumuz ortada. Biz her sorunu, turizme zarar verir düşüncesi ile saklamayı tercih ediyoruz. Aslında bu sorunları sakladığımız için büyüdüğünün farkında değiliz. Bu nedenle Antalya bir Turizm Kenti değil. Antalya bu kimliği ile bölgedeki turizm hareketinin lojistik destek veren kenttir. Halkımız Turizmin başkenti diyor ama, bu konuda ne bir planımız, ne programımız, ne de projemiz var.”
ANSİAD Başkanı Ali Eroğlu ile Turizm sektör temsilcileri ve üyelerin katıldığı toplantı sonunda Sektör Başkanı Yeliz Gül Ege, konuşmalar ve soru cevapların ardından 4 konunun ön plana çıktığını belirterek, “Antalya’nın imaj zedelenmesi sorunu vardır. Birilerinin Kral Çıplak demesi lazım. Antalya turizm kenti değildir, turizm bölgesinin lojistik merkezidir. Antalya’nın plansızlık yanında sahipsiz kent olması imajının sebebi siyasilerdir. Bu durum da kentlilik bilincine zarar vermektedir. Kontrolsüz göç planlanamadığı için sıkıntılar bitmeyecek gibi görünmektedir” diye konuştu.