Yenilenen deprem haritasıyla Antalya’nın kaçıncı bölgede bulunduğu sorusunun yerini, deprem tehlikesini mahalle mahalle gösteren ivme değerleri aldı. Mühendisler haritaya göre deprem yükünü hesaplayarak inşaat yapacak.
Hürriyet Gazetesi’nden Ceren Deniz’in haberine göre, Türkiye’de 22 yıl sonra değişen ‘Türkiye Deprem Haritası’yla deprem riski, daha hassas ölçümlere imkan tanıyacak biçimde yeniden belirlendi. ODTÜ, Boğaziçi, Akdeniz, Çukurova, Sakarya Üniversitesi, Maden Teknik Arama Genel Müdürlüğü ve AFAD yetkililerinin çalışmalarıyla hazırlanan haritanın Bakanlar Kurulu’na sunulması bekleniyor. Yeni haritayla uyumlu online deprem sorgulama sistemini uygulamaya koyunca, yaşadığı semtin deprem tehlikesini öğrenmek isteyenler https://tdth.afad.gov.tr// adresine akın etti.
Tehlikesiz Bölge Yok
“Deprem bölgeleri haritası” yerine hazırlanan “Deprem tehlikeleri haritası” ile artık derece değil, ivme değerleri hakkında konuşulacağını söyleyen Akdeniz Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Nihat Dipova, Antalya ve çevresinde depremle ilgili bilgileri hassas şekilde öğrenmenin mümkün olacağını belirtti. Deprem haritalarının yıllar içinde 3 defa yenilendiğini ifade eden Dipova, “1972’deki birinci nesil harita, depremin sebep olacağı hasar beklentisine göre yapılmıştı. 1996’daki ikinci nesil harita, deprem şiddetine göre ülkenin 5 bölgeye ayrılması ile oluşturulmuştu. Yeni hazırlanan üçüncü nesil haritada, bölgeler yerine renk tonlaması kullanılarak daha hassas ivme belirlenmesi mümkün hale geldi. Artık tehlikesiz bölge yok. Türkiye’nin her noktasında depreme karşı tasarım yapılması zorunlu oldu. Ayrıca yeni sistemle, yapı özelliklerine göre deprem verisi almak mümkün olacak” açıklamasında bulundu.
Sahaya Özel Arazi Zorunluluğu
Yeni deprem yönetmeliği ve tehlike analizini çok detaylı ve gelişmiş olarak tanımlayan Doç. Dr. Dipova, yönetmeliği layığıyla uygulayabilmenin önemine vurgu yaptı. Antalya’da en çok yapılaşmanın gözlendiği şehir merkezinde önemli değişikliklerin ortaya çıktığını dile getiren Dipova, “Yeni yöntem depremin, zayıf zemin tabakaları boyunca değişimini belirlemek üzere ‘Sahaya özel davranış analizleri’ yapılması zorunluluğu getiriyor. Yönetmelikte belirtilen bu zayıf zeminlerden Antalya imar alanında ne yazık ki bolca var. Bu da demek oluyor ki o ivme değerlerini doğrudan kullanmayacağız. Kaliteli saha verileriyle sahaya özel davranış analizi yapacağız” diye konuştu.
Alınması Gereken Önlemler
Antalya Körfezi’nde yaşanan 6.0 şiddetindeki depremin, önlem ihtiyacını gündeme getirdiğini belirten Antalya Kent Konseyi Başkanı Semanur Kurt ise, Afetler ve Kriz Çalışma Grubu’nun önerilerini sıraladı: “Eski binalar gözden geçirilerek, çürük binalar yıkılmalı. Yavuz Özcan Parkı ve Cumhuriyet Meydanı bandında santim santim denize doğru kayma nedeniyle binalar kaldırılmalı. Afetler için erken uyarı sistemi acilen kurulmalı, pilot yeşil alanlar yapılarak afette geçici iskan alanları olarak kullanılmalı. Döşemealtı’ndaki 93 dönümlük alanın Kızılay’a tahsisi sonuçlanmalı. Aksu Çayı ve Boğaçayı akarsulara mendirek yapılmalı. Döşemealtı’ndaki dere yatakları ve düdenler doğal haliyle muhafaza edilmeli.”