Türkiye'nin dünyaya "sağlıklı ve güvenli tatil" imajı vermesinde etkin rol üstlenen Güvenli Turizm Sertifikası Programı, 2021 turizm sezonunu da şekillendirecek.
Türkiye'nin dünyaya "sağlıklı ve güvenli tatil" imajı vermesinde etkin rol üstlenen Güvenli Turizm Sertifikası Programı, 2021 turizm sezonunu da şekillendirecek.
Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) tedbirleri kapsamında Kültür ve Turizm Bakanlığı öncülüğünde, Sağlık, Ulaştırma ve Altyapı, İçişleri ile Dışişleri bakanlıklarının katkıları ve tüm sektör paydaşlarının iş birliğiyle hazırlanan program, haziran başından itibaren ülke genelinde uygulanmaya başlandı. Yerli ve yabancı turistlere hizmet vermek isteyen tüm tesis, işletme ve transfer araçlarına "Güvenli Turizm Sertifikası" alma zorunluluğu getirildi. Bu doğrultuda dünyada örnek gösterilen uygulamalar arasında yer alan program kapsamında sertifika alan turizm işletmeleri, tesisleri, güvenli tatilin adresi oldu. 2020 sezonunda program başladığı günden itibaren 2 bin 907 konaklama tesisi, 1394 restoran, kafe ve 2 bin 37 taşıt olmak üzere toplam 6 bin 338 tesis ve araç sertifika almaya hak kazandı.
"Türkiye'yi Turizm Alanında Rekabette Farklılaştırmaya Devam Edecek"
Kültür ve Turizm Bakanlığı Tanıtma Genel Müdürü Timuçin Güler, AA muhabirine, sertifika programının sağladığı güven sayesinde zorlu süreçte milyonlarca yabancı seyahatseverin Türkiye'yi ziyaret ettiğini, eşsiz coğrafyada güvenli şekilde tatillerini geçirdiğini söyledi. Salgın nedeniyle hayatın her alanında değişiklikler yaşandığını, sağlık ve iyi yaşam konularındaki hassasiyetlerin sadece Türkiye'de değil, tüm dünyada arttığını aktaran Güler, bu durumun uzun dönemde yeni normalde kalıcı bir trend olarak yer alacağını bildirdi. Güler, bu yıl hizmete giren Güvenli Turizm Sertifikasyon Programı'nın, 2021'de de etkin şekilde uygulanacağını vurgulayarak, şunları kaydetti: "Seyahatseverler her şeyden önce sağlıklı ve güvenli turizm ihtiyacı hissediyorlar. Güvenli Turizm Sertifikasyon Programı, hem yerli hem yabancı seyahatseverlere ihtiyaç duydukları bu güveni sunuyor. Dolayısıyla Güvenli Turizm Sertifikası önümüzdeki sezonda da yerli ve yabancı turist için belirleyici olmaya, ülkemizi turizm alanında rekabette farklılaştırmaya ve öne çıkarmaya devam edecek."
Tesislerin Kategorilerine Göre Kriterler Belirlendi
Güvenli Turizm Sertifikası almak için başvuru yapan tesislerin, ulaşımdan konaklamaya, tesis çalışanlarından yolcuların kendi sağlık durumuna uzanan geniş bir yelpazede 100'ü aşkın maddeyle belirlenen kriterleri yerine getirmiş olmaları gerektiğine işaret eden Güler, bu kriterlerin uluslararası standartlarda hijyen ve sağlık önlemlerini, sosyal mesafe kurallarını kapsadığını söyledi.
Konaklama, yeme-içme, tur ve transfer araçları, kongre ve sanat tesisleri, temalı parklar ve deniz turizmi tesisleri kategorileri için kriter setlerinin ayrı ayrı düzenlendiğini anlatan Güler, şöyle devam etti: "Sertifika vermeye yetkili akreditasyon firmaları hijyen ve sağlık denetimi ve uygunluk değerlendirmesi yaparak bunlara ilişkin raporlar düzenleyecek, başvuruda bulunan tesislere düzenli olarak denetçi gönderip, kriterlere uygun hizmet verilip verilmediğini denetleyecek. Belgeyi alan tesisler Kültür ve Turizm Bakanlığı web sitesinden de duyurulacak. Güvenli Turizm Sertifika logosu, belgeyi alan tesislerinin görünen noktalarına asılacak ve müşteriler belge üzerindeki kare kod sayesinde tesisle ilgili tüm denetleme bilgilerine ulaşabilecek. Bu sayede tüm süreç şeffaflık kazanmış olacak."
Güler, tesislerin ayda iki defa denetleneceğini, bu açıdan önlemleri sürdürülebilir şekilde uygulamaları gerektiğini kaydetti. Bu yıl oda sayısı 50 ve üzerinde olan konaklama tesislerinin Güvenli Turizm Sertifikasyon Programı'na dahil olma zorunluluğu bulunduğunu hatırlatan Güler, "Gelecek yıl oda sayısında değişiklik yapıldı. Buna göre, 2021 sezonunda oda sayısı 30 ve üzeri olan konaklama tesisleri için sertifika programı zorunlu olacak. Oda sayısı 30'dan az olan tesisler ise isteğe bağlı olarak sertifikayı almak için başvuruda bulunabilecek." ifadelerini kullandı.