Güvenli Turizm Sertifikasyon Programı Pandemi Sürecinde Turizme Katkı Sundu

Bu yıl yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını nedeniyle sezonu kayıpla açan Türk turizm sektörü, "yeni normal" ve "kontrollü sosyal hayat" olarak anılan dönemde belirlenen yol haritasındaki "Güvenli Turizm Sertifikası" uygulamasıyla artan bir ivme kazandı.

Dünyayı etkisi altına alan Kovid-19 salgınının en sert etkilediği sektörlerden biri de turizm sektörü oldu. Bu dönemde alınan tedbirlerle öne çıkan Türk turizmi, rakiplerine örnek uygulamalarıyla vazgeçilmez bir destinasyon olduğunu ortaya koydu.  

Seyahat kısıtlamalarının yaşandığı 2020'de turizm birçok ülkede durma noktasına gelirken, tatilcilerin talepleri de salgına göre yeniden şekillendi. Bu yıl tatilcilerin adresini "güvenlik" ve "hijyen" belirledi. "Güvenli ve sağlıklı tatil" taleplerini dikkate alan sektör temsilcileri, 2021 sezonu yol haritasını da bu doğrultuda şekillendirdi.

Antalya İl Kültür Turizm ve Müdürlüğünün verilerine göre, Antalya'ya 11 ayda 3 milyon 382 bin 485 yabancı turist geldi. Misafirlerin 1 milyon 474 bin 186'sını Ruslar oluşturdu. 11 ayda Ukrayna'dan 555 bin 954, Almanya'dan 341 bin 217, İngiltere'den 209 bin 673 turist tatil için Antalya'yı tercih etti.

"Antalya, Turizm Destinasyonlarının Başında Geldi"

Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkan Yardımcısı ve Akdeniz Turistik Otelciler ve İşletmeciler Birliği Başkanı Erkan Yağcı, AA muhabirine, Türkiye turizm sektörünün kriz yönetimi konusunda diğer ülkelere kıyasla daha fazla tecrübe sahibi olduğunu ve salgın konusunda da diğer destinasyonlara kıyasla daha hızlı pozisyon alabildiğini söyledi.

Türkiye turizm sektörünün, 2018 ve 2019 yıllarında yeniden toparlanma eğilimine girmiş ve 2019 yılında turizm sayıları anlamında en üst seviyelere gelmişken, küresel ölçekte son 100 yılın en büyük arz ve talep şoku olarak tanımlanan Kovid-19 krizine maruz kaldığını anlatan Yağcı, ciddi krizlerle yaşamaya alışmış olarak beklemek yerine aktif davranmayı seçtiklerini bildirdi.

Kültür ve Turizm Bakanlığının desteği ve tüm sektörün bileşenleri ile hayata geçirilen Güvenli Turizm Sertifikası uygulamasıyla tesislerin sağlıklı olduğunun belgelendiğini aktaran Yağcı, şunları söyledi:

"Yeni dönem seyahat seçimlerinin belirleyici faktörlerinden en önemlisi 'güvenli turizm' oldu. Daha önce yapılan 'destinasyon tercihi' anketlerinde, genelde ortalarda yer alan 'güvenlik ve hijyen', ilk defa birinci sıraya yükseldi. Güvenli Turizm Sertifikasyon Programı turizme önemli bir katkı sundu. Antalya, Güvenli Turizm Sertifikasyon sistemiyle öne çıkan destinasyonların başında geldi. Bu dönemde, dünyada turizm hareketliliği başladığında Antalya'nın turizm destinasyonlarının başında geleceğini düşünüyorduk, nitekim öyle de oldu. Dünyada tanınan, kendini kanıtlamış bir destinasyon olan Antalya önümüzdeki yıllarda daha da güçlenerek yoluna devam edeceğine inancımız tamdır. Güvenli Turizm Sertifikasyonu ile yapılan çalışmaların gelecek yıl turizm sezonuna olumlu etkileri olacağı da aşikardır."

Turizmin gelişmiş ülkeleri ile turizme umut bağlayan destinasyonların ardı ardına zarar tahminleri açıkladığını vurgulayan Yağcı, "1 milyardan fazla turist ve trilyonlarca dolar gelir, milyonlarca istihdam ve benzeri kayıpların, yeniden kazanılması mümkün çünkü insanlar yaşadıkça seyahat de yapacaklardır. Yeter ki kişi başına sağlık ve huzur katsayımız düşmesin." diye konuştu.

"Seyahat Sektörünün Yol Haritasını Yeni Neslin Tercihleri Belirleyecek"

Dünyada milli hasıladan iki kat büyüyen bir sektörde hizmet verdiklerini belirten Yağcı, seyahatin yıldan yıla insanlar için en önemli aktivite olmaya devam ettiğini söyledi.

"Turizmin suyu insanlar ve umutlar" diyen Yağcı, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Sektöre umut olan olgu, yeni neslin tercihinin, geziler, konserler, kültürel faaliyetler yani yeni deneyimler kazanmak olduğunu biliyoruz. Bu, seyahat sektörünün yeni yol haritasını olacaktır. Gençler yüzmek, bisiklete binmek, sörf yapmak ve ardından istediği ülkeye, şehre, otele gidecek ve tekrar uçağa bineceklerdir ve nihayet biliyoruz ki turizm sektörü, ekonomileri canlandırma, yaşamları zenginleştirme ve kültürel boşlukları doldurma becerisiyle benzersizdir. Bu süreçte doğru teşhislerde bulunup, doğru sonuçlar çıkarmamız gerekiyor. Enerjimizi, gücümüzü ve zamanımızı bu yönde kullanmalıyız. Yine bugüne olduğu kadar bundan sonrası için de tüm sorunlarla yüzleşip, Antalya'mıza 20 milyondan fazla, Türkiye'ye de 75 milyondan fazla turisti getirmek için sorunun değil çözümün bir parçası olarak çalışmalarımızı devam ettireceğiz."

"Otelleri Arayanlar Salgına Karşı Nasıl Önlem Aldığımızı Sordular" 

Profesyonel Otel Yöneticileri Derneği Başkanı Ülkay Atmaca da Türkiye'de başlatılan Güvenli Turizm Sertifikası Programı'nın misafirlerin tercihlerinde önemli rol oynadığını söyledi. 

Kovid-19 nedeniyle insanların artık güvenli tatil arayışına girdiğini vurgulayan Atmaca, "Bu yıl otellerimizi arayan insanların öncelikle sordukları soru salgına karşı nasıl önlem aldığımız oldu. Güvenli bir tatil yapıp yapamayacaklarını, temizlik şartlarını merak edip, bize bu yönde sorular yönelttiler. Biz de Güvenli Turizm Sertifikası Programı'nı, içindeki kriterleri anlattık ve belgeye sahip olan her tesisin bu kriterleri yerine getirmek zorunda olduğunu vurguladık. Bu da ciddi bir güven verdi." diye konuştu.

Kaynak: AA