Hayatımızdan bir Adile Naşit geçti. Yeşilçam’da anne deyince ilk aklımıza gelen isim oldu. Hep ailesini bir arada tutma çabasıyla gönüllerimize taht kurdu.
Ama biz onun en çok gülüşlerini sevdik.
İyi doğdun Hafize Ana!
Hayatımızdan bir Adile Naşit geçti. Yeşilçam’da anne deyince ilk aklımıza gelen isim oldu. Hep ailesini bir arada tutma çabasıyla gönüllerimize taht kurdu.
Ama biz onun en çok gülüşlerini sevdik.
İyi doğdun Hafize Ana!
Sınıfın bütün haylazlıklarına rağmen hep onlar için uğraşır sonra da Mahmut Hoca’dan bir güzel yerdi azarı. Adile Naşit deyince beynimizde ‘kuzucuklarım beniiim’ sesi yankılanıyorsa hala, ölümünden yıllar sonra bile yolda görsek Hafize Ana! Diye kucağına atlamayı hayal ediyorsak gerçekten onu bir anne gibi bağrımıza bastık demektir.
Turşu sirkeyle mi yoksa limonla mı daha güzel olur kavgasının alıp yürüdüğü, yüzümüzde saçma sapan bir gülümseme bırakan, Adile Naşit’in yıllanmış rol arkadaşı Münir Özkul ile başrolleri paylaştığı harikulade bir film.
Yaşar Usta’dan habersiz bin bir türlü dolabın döndüğü, çok sevgili Şener Şen’in Vecihi Hürkuş rolünde bizi gülmekten yerlere yatıran bir Yeşilçam klasiği.
Seferoğulları’yla Tellioğulları arasındaki Yeşil Vadi kimindir konusu bizi yıllardır televizyon karşısına kilitlemiştir. Hamam sahnesindeki atışmalar hala aklımıza geldikçe güldürür.
Süt oğlanla emir erini, emir eriyle damadı pek sevgili ağabeyciğine farklı kişiler olarak tanıtıp olayların gelişmesini sağlayan Adile Naşit’e selam eder, Gulyabani’ye inanıyor diye Adile Naşit’e deli muamelesi yapan Şener Şen’e teessüf ederiz.
Adile Naşit’in gelin almak yerine öküz alalım diye tutturduğu, Kemal Sunal’ın efsane Faşo; puşt gibin, ibne gibin bir şey’ repliğinin geçtiği efsane film.
Belalı abisi yüzünden erkek yüzü görmeyen Adile Naşit’in Tarık Akan’a aşık olup o efsane ‘Vay benim elektrikçim’ şarkısını söylediği, içimizde aşık olma isteği uyandıran gülümseten Yeşilçam filmlerinden.
Peki bunu görmüş müydünüz?