Çocukluğunu Antalya’da Geçirenlerin İyi Bildiği 7 Durum

Sadece çocukluğunu Antalya'da geçirenlerin iyi bildiği 7 durum.

1-Döner Gazino’yu Ufo Sanmak

Çocuk aklı işte, dağın tepesinde yuvarlak bir şey var; yakından görmemiş olsa bile bir yerlerden döndüğünü duymuş. Sonra bu bilgiler hayal gücüyle harmanlanınca orada bir ufo olduğuna gayet içten inanmış.

2-Karaalioğlu Parkı’nın Park Olduğu Zamanlar

Eskiden mini bir lunapark olabilecek büyüklükte bir park ve türlü türlü oyuncakları vardı. Parkın ortasında kocaman bir gemi etrafında kaydıraklar.. Dümeninde tayfalarıyla gemiyi batmaktan kurtarayım derken muhakkak bir kaybolunmuştur o parkta. Bir de kocaman bir paten pisti vardı. Paten kayamasa da türlü akrobatlık yapan abileri ablaları izler anneye babaya paten aldırmaya çalışmışlığı vardır.

3-Düden Gençlik Parkı’ndaki Develer

Lara’da Düden’in denize döküldüğü yer eskiden park değil kocaman çay bahçelerinin olduğu, hediyelik alışverişler yapabileceğiniz standların olduğu bir yerdi. Çay bahçelerinin orta yerlerinden sular akardı ayaklarını buz gibi suya koyup ağaçların gölgesinde nefes almanın keyfi başkaydı yaz aylarında. Bir de girişte kocaman develer vardı. Develerden korkulur ama binmek için ailelere yalvarılırdı.

4-Çaltıcak’da Piknik Yapmak

Hafta sonları maaile toplanılır Çaltıcak’da piknik yapmaya gidilir. Çocukluğu sahillerde parklarda mangal kokusuyla geçmiştir Antalya insanının çocukluğu.

5-Okulu Kırıp Denize Gitmek

Formanın içine bikini giyilir ya da çantanın içine tıkıştılır ki anne anlamasın. Sonra cümbür cemaat okul kırılır denize gidilir. Aman birisi görmesin heyecanıyla hafta sonu toplanıp denize gittiğinden çok daha keyifli olur.

6-Palmiye Ağaçlarından Korkmak

Küçük olanlarının dikenleri gayet ulaşılabilir olduğundan bir yerimize batacak korkusuyla yanına yaklaşamazdık. Her çocuk üzerine düşüp yüzünü gözünü yırtma riski atlatmıştır. Bazılarımız atlatamayıp yıllar geçse de bunun izlerini genellikle yüzlerinde taşımaktadır.

7-Yat Limanındaki Tekneler

Antalya insanı bilir ki bu teknelere kişi başı 10 Lira, 20 Lira verilmez. Hele çocukluktan alıştıysan bu abilerle pazarlığın dibine vurup 10 kişi 10 Lira’ya bile binebilirsiniz. Spoiler veriyoruz, kilit cümle; ‘Abi, yeme beni ben Antalyalıyım!’