Antalya'da Ekim Ayında Mutlaka Gidilmesi Gereken Yerler

Demre telaşsız huzlu dolu Akdeniz'in en güzel yerlerden birisi. Demre’de tarihin yaşadığına şahit olabilirsiniz, her yer tarihi güzelliklerle doludur. Kekova Adası Demre’de olup ulaşım teknelerle sağlanmaktadır. Bir batık kent olan Dolkisthe Antik Kenti’nin üzerinde yüzebilir, yüzerken tarihi bir geziye çıkabilirsiniz.

Antalya şehir merkezinden Toros Dağları’nın arasına uzanan bir yolculukla gidiliyor İbradı Ormana Köyü’ne. Doğa ile iç içe olmak istediğiniz zamanlarda hafta sonu gidilecek  en güzel yerlerden biri Ormana Köyü.  El değmemiş doğası ile size huzur dolu bir hafta sonu sunuyor. Ormana Köyü'ne çok yakın olan Altınbeşik Mağarasını ve Eynif Ovası'nı da mutlaka görmelisiniz

Sadece çevredeki yöre halkı tarafından bilinen doğayla baş başa kalınabilecek güzel bir yer. Buraya Değirmendere denmesinin sebebi ise üzerinde eskiden su değirmenlerinin olması. Günümüze kalmış yıkıntılar içinde eski birkaç değirmentaşını dere boyunca görmeniz mümkün.

Demre İlçe merkezinde ve civarında yer alan Myra Antik Kenti, aynı adı taşıyan ova üzerinde kurulmuştur. Myra Antik Kenti özellikle Likya Dönemi kaya mezarları, Roma Dönemi tiyatrosu ve Bizans Dönemi Aziz Nikolaos Kilisesi (Noel Baba) ile ünlüdür. Likyalıların ahşap ev mimarisinin kaya mezarlarına en iyi uyarlanmış örnekleri olan Myra mezarlarının içinde, ölüyü ve yakınlarını betimleyen kabartmalı mezar en ilginç örneklerden biridir. 

Kaynak: www.kulturportali.gov.tr

Xanthos Nehri (Eşen Çayı) kenarındaki ovaya hâkim iki tepe üzerinde kurulmuştur. İlki Eşen Çayı’nın kenarından sarpça bir kayalık şeklinde yükselen surla çevrili Likya Akropolü, ikincisi ise kuzeydeki daha yüksek ve geniş olan Roma Akropolü'dür. Likya Birliği’nin idari merkezi olarak nitelenen Xanthos’un ismi Likya dilinde yazılmış kitabelerde ARNNA şeklinde geçmektedir. Homeros, Sarpedon yönetimindeki Xathosluların Troya savaşlarına katıldıklarını anlatır. Ancak kazılarda elde edilen buluntular şehrin iskânını İ.Ö. 8'inci yüzyıldan önce götürmeye imkân vermemektedir.

Kaynak: www.kulturportali.gov.tr

Surlarının uzunluğu 6.5 kilometreyi bulan Alanya Kalesi, 1221 yılında kenti alıp yeniden inşa ettiren Selçuklu Sultanı Alaaddin Keykubat tarafından yaptırılmıştır. 83 kulesi ve 140 burcu bulunan kale Alanya’nın en görkemli yapısı. Bu yapı Alanya’nın ve kalesinin simgesi haline gelmiş Kızılkule’yle daha da belirgindir. Kızılkule’nin içi ise etnografya müzesi olarak değerlendirilmekte.

Kaynak: www.kulturportali.gov.tr