Mustafa Kemal’in dediği gibi, “Hiç şüphesiz ki, Antalya dünyanın en güzel yeridir.” Öyle ki merkezi kadar ilçeleri de ayrı bir cennet Antalya’nın.
Antalya'da, “Nereye gitsek?” sorularının arttığı şu günlerde işte size harika seçenekler:
Noel Baba’nın yaşadığı şehir olarak bilinen Demre, Likya döneminin en önemli şehirlerinden biri olarak o dönemden kalma önemli kalıntıları barındırıyor. Haç yolu olarak kullanılan Demre (Myra) Hristiyan alemi için önemli bir merkezdir. Antik tiyatro ve St. Nicholas Kilisesi ise mutlaka görmeniz gereken yerlerden birisi. Yanı sıra ilçenin yakınlarındaki üzerinde batıklar bulunduran kayalık bir ada olan Kekova’yı da unutmamak lazım!
Türkiye’de turizm pastasından %9’luk payı tek başına alan Alanya, dünya üzerinde ölmeden gitmeniz gereken yerler listesinde ilk 10’a mutlaka adını yazdırır. Altın gibi parlayan Kleopatra plajı, Kızıl Kulesi ve capcanlı sokaklarıyla tam bir “Anlatılmaz yaşanır” efsanesi.
Antalya’nın en küçük ilçesi olan İbradı, Antalya’nın şark bölgesi olarak bilinir. Roma İmparatorluğu, Büyük İskender, İran, Kleopatra ve Bizans egemenliklerini yaşamış, doğayla iç içe harika bir güzelliğe sahip olan İbradı özellikle fotoğraf çekmek isteyenler için harika. Ormana Beldesi’ndeki düğmeli evler ise Kültür Turizm Bakanlığı tarafından sit alanı ilan edilmiş ve korumaya alınmış.
İbradı Ormana hakkında detaylı bilgi için buraya tıklayınız.
Deniz seviyesinden 1020 metre yükseklikte olan bu ilçe, tam bir yazlık cenneti. Antalya’nın müthiş sıcağından kaçıp göller bölgesinin karasal iklimine koşmak, temiz hava soluyup sakin sakin kitap okumak isteyenler için merkeze 65 kilometre olan bu yaylalar diyarını mutlaka tavsiye ediyoruz.
Antalya ilinin en batıdaki ilçesi olan Kaş, 70 km uzunluğunda sahil şeridiyle özellikle dalgıç turizmi açısından ülkemizde önemli bir yeri vardır. Çevresinde 6 tane mağara bulunur ve Yunanistan’a ait Mais Adası’na en yakın nokta Kaş’tır. Beyaz duvarlı evleriyle meşhur tarihten kalma bir balıkçı köyü olan Kalkan ise Kaş’a sadece 25 km uzaklıkta bozulmamış güzellikleriyle sizleri bekliyor.
Kuzeyi Toroslarla çevrili, sahil şeridi eşsiz kumsallarla kaplı olan bir ilçedir. Türkiye’nin en düzenli akan akarsuyu olan Manavgat Nehri, üzerindeki Manavgat Şelalesi ve 64 km olan sahil şeridi, özel çevre koruma alanları ile her yıl binlerce turist çekmektedir.
14 km uzunluğu ile en uzun kanyonumuz olan Köprülü Kanyon Milli Parkı mutlaka görmeye değer yerler arasında girerken Manavgat Şelalesi üzerinde rafting ise mutlaka yapmanız gereken şeyler listesinde bulunmalı.
Deniz, orman ve dağların bir noktada birleştiği müthiş güzelliklere sahip bir ilçedir. Modern marinası, Beldibi’nden başlayıp Tekirova’ya kadar uzanan doğal plajları, Phaselis ve Olympos Antik kentlerine olan yakınlığı ile ünlü olan Kemer Antalya’ya sadece 40 km uzaklıktadır.
Dalgaların çam ağaçlarına vurmasıyla birlikte gün batımını izlemek, gece sahilde ateş yakıp koyu sohbetlere dalmak için mutlaka gitmeniz gereken bir yer.
